Hepatit B, karaciğer dokusunun iltihaplanması sonucunda ortaya çıkan bir hastalıktır ve 5-6 aydan fazla sürebildiği gibi yıllarca da devam edebilir. Bu durumda hastalık "Kronik Hepatit B" olarak adlandırılır. Hastalığın erken dönemlerinde genellikle hafif belirtiler gösterse de, bazı hastalar hayatlarının sonuna kadar bu hastalıkla mücadele etmek zorunda kalabilirler. İlerleyen safhalarda Hepatit B, karaciğer kanseri ve siroza neden olabilir. Hepatit B'nin kronikleşmesi, hastalığın ortaya çıktığı yaş grubu ile ilişkilidir. Bebeklerde kronikleşme olasılığı oldukça yüksekken, 5-6 yaş üstündeki hastalarda bu oran düşüktür.

Hepatit B kronik hastalığı, 25-30 yıl gibi uzun bir süre boyunca sürebilir ve vücutta fizyolojik hiçbir belirti göstermeden devam edebilir. Ancak bu süre içinde karaciğerde meydana gelen iltihaplanmalar sonucunda, karaciğer dokusunda bozulmalar oluşabilir. Hepatit B kronik hastalığını taşıyan hastaların %20'sinde hastalığın ilerleyen dönemlerinde siroz ve karaciğer kanseri tanısı konulmaktadır. Bununla birlikte, hastada hiçbir belirti de görülemeyebilir.

Hepatit B kronik hastalığı bulaşıcıdır. Anneden doğum esnasında bebeğe, cinsel ilişki sırasında karşı tarafa, kişisel temizlik malzemelerinin ortak kullanılması sonucunda ve diğer birçok nedenden dolayı bulaşabilir. Hastalığın bulaşması sonucunda kişide; karaciğer yetmezliği, siroz ve karaciğer kanseri gibi ciddi hastalıklar ortaya çıkabilir.

Hepatit B kronik hastalığı tedavi edilebilir bir hastalıktır ve uzman doktorlar tarafından periyodik olarak kontrol edilmelidir. Düzenli olarak yapılan kontroller sayesinde hastalığın ilerleyişi ve uygulanacak olan tedavi yöntemleri belirlenir. Az sayıda olmakla birlikte, Hepatit B kronik hastalığında çeşitli ilaçlar kullanılmaktadır. Bu hastalıkta bilinmesi gereken en önemli nokta, hastalığın tedavisinin mümkün olduğu ve çeşitli tedavi yöntemlerinin bulunduğudur.

Hepatit B kronik hastalarının yaşam kalitelerini artırmak için dikkat etmeleri gereken bazı önemli noktalar bulunmaktadır:

Hepatit B kronik hastalığı, doğru tedavi ve yaşam tarzı değişiklikleri ile kontrol altına alınabilir. Erken teşhis ve düzenli takip, hastalığın komplikasyonlarının önlenmesinde büyük önem taşır.